Çölleşme ve erozyon, Dünyanın çözmesi gereken en önemli çevresel sorunlarındandır. Bu sorunların çözümü, temelde insanların temel ihtiyaçlarını karşılayan sürdürülebilir doğal kaynak yönetimini sağlayacak bir sistem kurmaktır. Bu farkındalık ile Süleyman Demirel Üniversitesi Orman Fakültesi tarafından Dünya Ormancılık Günü ve Orman Haftası Kutlamaları kapsamında “Türkiye’de Çölleşme ve Erozyonla Mücadele” konulu bir söyleşi gerçekleştirildi.
Söyleşinin açılış konuşmasını yapan Orman Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hüseyin Fakir, Ormancılık haftasının tarihsel gelişimi hakkında bilgi vererek erozyonun başlaması halinde ormanların yok olacağını vurguladı ve “Doğal süreç veya insanlardan kaynaklanan erozyon, çölleşmenin dostu, canlıların yaşam temellerini yıkan afettir” dedi. Ormanların bulunduğu yerde erozyonun olamayacağını belirten Fakir, insanların doğayı tahrip etmeleri sonucunda yaşam alanlarının yok olacağının bilincine vardığını söyleyerek Doğal kaynakların yaşamın temel kaynağı olduğunu vurguladı.
Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Saltan da orman mühendisleri, orman endüstri mühendislerine toplumu bilinçlendirmek adına önemli görevler düştüğünü vurgulayarak “Toplumun doğayı koruma konusunda daha bilinçli olması için elimizden geleni yapmalıyız” diye konuştu.
ÇEM Genel Müdürü Hanifi Avcı, Çölleşme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdürlüğü’nün "toprağın korunması, tabii kaynakların geliştirilmesi, çölleşme ve erozyonla mücadele edilmesi, çığ, heyelan ve sel kontrolü faaliyetleriyle ilgili politika ve stratejiler belirlemek, ilgili kurum ve kuruluşlar arasında işbirliği ve koordinasyon sağlanmak" gayesiyle Orman ve Su İşleri Bakanlığı bünyesinde kurulduğunu ifade etti.
ÇEM’in görev ve yetkileri hakkında bilgiler veren Avcı, kuruluş olarak erozyon riskinin yüksek olduğu alanlar öncelikli olmak üzere ülke genelinde erozyonla mücadele etmek ve erozyonla kaybolan toprak miktarını asgari seviyeye indirmeyi, erozyon kontrol çalışmaları ile sel riskini azaltmayı amaçladıklarını belirtti.
Türkiye’de çölleşme ve erozyonla mücadele uygulamalarına da değinen Avcı, bu konuda hem insanlığa hem de kurum ve kuruluşlara önemli görevler düştüğünün altını çizdi.